Türkiye’de çiğ süt fiyatlarıyla ilgili ilginç gelişmeler yaşanıyor. Haziran ayında toplanması beklenen Ulusal Süt Konseyi (USK) hala toplanmazken, sanayici kesimi el altından referans fiyatın bir an önce 21 TL’ye çıkarılmasını talep ediyor. Ancak aynı sanayicinin, şu anda geçerli olan 17,15 TL’lik referans fiyatı uygulamadığı, üreticiden çok daha düşük fiyatlardan süt aldığı biliniyor.
İşte tam bu noktada kafalar karışıyor…
Sanayici bir yandan 17,15 TL’lik referans fiyatı hiçe sayarken, öte yandan bu fiyatın 21 TL’ye yükseltilmesini istemesi dikkat çekiyor. Üstelik bu talepler bazı meslek örgütlerinden de destek görüyor. Yani üreticiden düşük fiyatla süt alan sanayici, şimdi de yüksek referans fiyat üzerinden yeni bir oyun kurmaya çalışıyor.
Stoklanan süt, zamlı fiyattan mı satılacak?
Sahadan gelen bilgilere göre, birçok sanayici bu dönemde düşük fiyattan topladığı sütü işleyip uzun ömürlü ürünlere çevirerek depoluyor. Eğer USK referans fiyatı gerçekten 21 TL’ye çıkarırsa, sanayici düşük maliyetle elde ettiği süt ürünlerine yüzde 22,4 zam yapabilecek. Böylece hem stok avantajı hem de yeni referans fiyat üzerinden yüksek kar elde edilecek.
Ancak üretici bu artıştan hiçbir kazanç sağlayamayacak. Çünkü bugün 17,15 TL bile uygulanmıyorken, yeni referans fiyat da fiilen üreticiye yansımayacak. Buna rağmen süt ve süt ürünleri market raflarında bir gecede zamlanacak.
Süt üreticisi değil, sanayici kazanacak
Bu durum “üreticinin kazanamadığı ama tüketicinin pahalıya süt içtiği” bir tabloyu ortaya koyuyor. Konunun en düşündürücü yönlerinden biri ise, bazı meslek kuruluşlarının bu oyuna sessiz kalması ya da destek vermesi. Kimse şu sorunun yanıtını aramıyor:
“Madem mevcut referans fiyatı uygulanmıyor, yeni fiyat neden isteniyor?”
Eğer Ulusal Süt Konseyi 21 TL’lik referans fiyatı açıklarsa, sanayici daha önce düşük fiyata aldığı süt ürünlerini daha pahalıya satarak karını katlayacak. Ancak üretici hala düşük fiyata süt vermeye devam edecek. Sonuçta kaybeden yine üretici ve tüketici olacak.