Tarım Kredi Kooperatifleri’nde verilen sübvansiyonlu kredilerle ilgili usulsüzlük iddiaları, yargıya taşındı. Hayvan verilmiş gibi gösterilerek kredi kullandırıldığı iddiasıyla bazı kooperatif ortakları hakkında ağır ceza mahkemesinde dava açıldı. Ancak dikkat çeken nokta şu: krediyi veren kooperatif müdürünün dışında, bölge birliği yetkilileri ve süreci denetlemekle yükümlü üst kademe isimlerin sorumlu tutulmaması.
Sübvansiyonlu kredi skandalı mahkemeye taşındı usulsüz krediyi verenler değil ortaklar suçlandı!
Yapılan işlemlerde kontrolörlerin, müfettişlerin ve bölge sorumlularının denetim ve onayı bulunmasına rağmen, yalnızca ortakların suçlanması, hem ortaklar hem de tarım kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
Tarım Kredi’nin verdiği sübvansiyonlu kredilerin güvenilirliği de bu gelişmeyle birlikte tartışmalı hale geldi. Ortaklara hayvan teslimi yapılmadan, evrak üzerinde işlem yürütüldüğü iddiaları gündemdeki yerini korurken; usulsüzlüğü yapanlar yerine yalnızca ortakların cezalandırılması adalet tartışmasını da beraberinde getirdi.
Bu dava, Tarım Kredi’nin kredi süreçlerindeki denetim mekanizmalarının ne denli işlediği sorusunu da yeniden gündeme taşıdı.
Sübvansiyonlu kredilerde usülsüzlük 2017 yılında yaşanırken, Tarım Kredi ortakları hakkında 2019 yılında dava açıldı. Tarım Kredi ortakları ise haklarında ağır cezada dava açıldığını 2025 yılında haberdar oldular. Çiftçi ortaklar ödedikleri kredilerle ilgili yıllar sonra ağır cezada dava açıldığını öğrenmeleri karşısında büyük bir şok yaşarken, usülsüz kredide sadece kooperatif müdürünün sorumlu tutularak onun dışında bölge yetkililerinden hiç bir yöneticinin sorumlu tutulmaması ağır cezada açılan davayı da tartışmalı hale getirdi.
